Gurbet akşamlarında hüznünü giderecek
bir dostun yoksa, yüreğindeki acıları anlatacak bir arkadaşının da olmaması, karanlık
gecelerde içini ısıtacak bir tatlı söz söyleyecek kimsen yoksa gurbet akşamları
çok zordur. Sevdayı yakalamak için kuş olup uçacağın bir sevgilin yoksa o daha da
zordur. Candan öte bir sığınacağın liman, yalnızlığının uçurumlarında elinden
tutacak bir gönül arkadaşının olmamasın tek hatasını, gönlüne sormak gerekir. Bu
yolda neden tek başınayım, bu soğuk yüreğim neden soğuk, diye kendi kendine
sormak ve irdelemek gerekir.
Taşların taşlı ’lığından daha sert
olan kalbini yoklaman gerekiyor. Ateşi yakıp kavurmayan, yolcusu olmayan gönül
yolunun ıssızlığını çözmen gerekir. Kendin söyler, kendi anlarsan yanındakine
seslenemez yanındakini duyamazsan, olduğumuzdan fazlası olmaya niyetli değilsen
hatayı yanlışlığı başkasında arama kendinde ara. Belki de dağın öbür tarafında bırakıyorsun
kendini, hep kendi bulunduğun yamaçta kalıp kendi kuyunu kazıyorsun hem de hiç
farkında olmadan. O nedenle tekrar hayatını gözden geçirmen gerek. Selam ve dua
ile.
Mehmet Aluç
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder