Bu Blogda Ara

12 Mart 2016 Cumartesi

İstiklal Marşı Doksan Beş Yaşında








İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında
Ülkemiz yeni kurtuldu düşmanın feryadında
Üstadım mekânın cennet olsun deriz her duamızda
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

İstiklal için döküldü kan
Vatan için herkes verdi bir can
Vatan için boşa akmadı kan
Bayrağım dalgalandı onunla dirildi vatan
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

Dalgalan bayrağım istiklal uğruna
Beraberliğimiz gitti düşmanın zoruna
İnanlar gelmedi düşmanın oyununa
Düşman boyun ölçüsünü aldı enine boyuna
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

Al bayrağım dalgalan seninle sönmez ocak
Şehitlerine cennet açtı gülümseyerek kucak
Düşman kaçarken bulamadı köşe bucak
Dalgalandı şehit kanı ile hilal ancak
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

Vatan kanlarımız olsun sana helal
Yalnız değilsin seninle her zaman Zülcelal
Sana hiç yakışmaz izmihlal
Akmasın milletim gözünde melal
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

Üstat ne güzel demiş
Ben hür doğdum hür yaşarım
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım
Kükremiş sel gibiyim bendimi çiğner aşarım
Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

Göğsümüzde iman çelikten duvar
Düşmanın oyununu milletim bozar
Düşman yıkılır önümüzde azar azar
İman dolu sinemizde ki imanı kim bozar
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

Üstadımız dedi bir daha bu ülkede
İstiklal marşı yazılmasını Rabbim nasip etmesin
Duana âmin deriz demeyenler kahır olsun
Vatan aşkı imanın aşkından dır bilmeyenler zail olsun
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

Üstadım vatan için yollardayız akın akın
Gözün arkalarda kaldı sanma sakın
Sana koşarak geleceğiz bir gün yakın
İman dolu yürek ile vatan elbet hakkın
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında

Kul Mehmet’im millet olarak döküldük üstadın göz yaşında
İmanın cennet kokusu görünüyor milletimin bakışında
İstiklal marşını yazarken üstat gördü imanı her yazışında
İman ile yaşadık iman ile yazdı üstat her haykırışında
Seni milletimi anlamayanlar her zaman yok olsun
İstiklal marşı doksan beş yaşında
Yazılırken döküldü üstadın göz yaşında
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-



Nur Nebi


 
 
Yüzünde nur akıyor
Görenler sana hayran kalıyor
Cümle insanlık yoluna koşuyor
Bende koşsam varır mıyım ya Nur Nebi
Dünya ya gelmemizin sensin sebebi
 
Günaha daldım içinde kaldım
Bir yol ararken yoldan çıktım
Rahman nur yolun gösterdi baktım
Günahımla tövbe kapısından çıktım
Bende koşsam varır mıyım ya nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Dünya fani dedin anlamadık içine battık
İçine battıkça yan gelip yattık
İnsanlık nedir biz şimdi unuttuk
Seni bulduk insanlığımızı bulduk
Cümlemiz sana layık olur muyuz Nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Sensiz bu gözler ağlar
Yoluna kurban olsun canlar
Mazlum kanı boşa akar
İnsanlık durmuş buna bakar
Sen yoksun ya nur Nebi nefret gönüllerde kaynar
Cümlemiz sana layık olur muyuz Nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Sen yoksun nefis şeytan girer akla
İnsan insan ayağını kaydırmak için atar takla
Unuttuk seni biz bir an ne hakla 
Rabbim imanımızla nur Resulü gönlümüzde sakla
Cümlemiz sana layık olur muyuz Nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Sayfalarca yazılsa seni anlatamayız
Yoluna varmayınca bizler insan olamayız
Nur yüzüne bakmaya doyamayız
Hak yolda yürümeden Rahmana kul olamayız
Cümlemiz sana layık olur muyuz Nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Rahman ile olmayan sana varmaz
Seninle olan senin merhametine doymaz
Seninle olmayan ahiret yolunu bulmaz
Ahirette şefaatine nail olmaz
 Cümlemiz sana layık olur muyuz nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Seninle olanın olur edebi
Sensin Âlemlere Rahmetsin ya nur Nebi
Sensin dünya ahiretin mektebi
Ahirete varmanın sensin sebebi
Cümlemiz sana layık olur muyuz nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Sensiz bu dünya olur bomboş
İman eden kul Nur Resule koş
Nur Resule koş onunla sen var coş
Onunla yaşamak ne güzel olur hoş
Cümlemiz sana layık olur muyuz nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Ya Nur Nebi sensiz bitmez elem keder
Seninle olunca biter keder kul olmaz heder
Dertler ölünce biter şefaatin dünyalara bedel
Cümlemiz sana layık olur muyuz nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Her iki cihanın sensin cennet gülü
Başında öter cümle âlemin bülbülü
Senin kokunla açar cümle âlemin gülü
Sensiz olan yaşasa da zaten o ölü
Cümlemiz sana layık olur muyuz nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Kuran nurlu gelişinle biz Müslümanlara indi
Nur Kuran sana indi onu hayatınla yaşadın bilindi
Sana uymayanlar bu dünya da hep süründü
Cennet cehennem bu dünyada sana göründü
Cümlemiz sana layık olur muyuz nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Seni seviyoruz gönülde bin bir hazla
Seninle olanın ömrü hep geçer yazla
Binlerce güzelliğin var bu kul söyleyemez fazla
Seni anarız gündüz gece ve namazla niyazla
Cümlemiz sana layık olur muyuz nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Ya Nur Nebi seni yazmakla bitmez bu satırlar
Sana layık değil bu yazılar
Kul Mehmet nur yüzüne hasret yüreği sızlar
Sana varmaya yüzü yok ondan ağlar
Cümlemiz sana layık olur muyuz nur Nebi
Dünyaya gelmemizin sensin sebebi
 
Mehmet Aluç-Kul Mehmet




11 Mart 2016 Cuma

Kaybedecek Ne Kadar Güzel Günlerimiz Varmış




Kaybedecek ne kadar güzel günlerimiz varmış, bu güzellikleri kaybetmek için birbirimizle yarışan biz ve yok olan onca güzellikleri yitirerek, çırılçıplak feryat figan içinde kalan biz…


Sevgi dolu bir atmosferde birbirimize sımsıkı sarılmamız gerekirken, sevgisizlikle gönül odalarımız nefessiz bırakmanın telaşında nefessiz kalan yine biz… Ağlayışlarımız görmeyerek bir birimizden kaçan, aşkı sokaklarda bırakarak mutsuzluğun penceresini açan yine biz…


Aslında biz olmak böyle değil bu olsa olsa rezillik peşinde koşan rezilliğin tarifi olur, biz olmak her şeyi sevgi ile paylaşmak, mutluluk dolu yarınları inşa etmek paylaşmakla olur maalesef bu tarifte bize uymuyor, üç beş beden büyük geliyor…


Can ile cananı biz, ayrılarak kaçan anladık kaçtık kaçtıkça battık, canımız yandı can yaktık, aslında ikimizde insanlığımızın kapısın açarak içine girmek yerine kapısını kapattık, şimdi onu açmakta zor, onu açacak anahtarın ne olduğunu da unuttuk, sen bir başka diyarda ben başka bir diyarda boşuna bekliyoruz…


Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Uzak Kaldık





Giderken yok oldu yüreğimiz
Yıkıldı yıkılmayan bileğimiz
Öldü yarınlara ait dileğimiz
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Yıkıldı yıkılmaz gururumuz
Gururdu bizim hep umudumuz
Kırıldı iki kanadımız kolumuz
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Mezara gömdük onurumuzu
Hiç görmedik ağlayan durumuzu
Üç kuruşa değiştik yolumuzu
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Gözlerimize çekildi kara perde
Şimdi sen bir yerde ben bir yerde
Düştük işte ayrı ayrı derde
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Kendimizi kendimiz uzaklara saldık
Yanılgının içinde çaresiz kaldık
Her şeyi biliyoruz sandık
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Sürünüyoruz şimdi kim bilir nerede
Sen karanlık ben karanlık pencerede
Buluşamayız artık neşelerde
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Vuslat ile olmak bize haram
Bilmem seni artık nasıl saram
İyileşmez ki sen olmazsan yaram
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Şimdi ağlıyorum geceleri
Avutmuyor beni birileri
Unuttum sensiz heceleri
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Feryat ediyor işte ruhum
Böyle olmalıydı bu durum
Bu ayrılığa da yapılmaz yorum
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Yüzün hala gözüm önünde
Oynayacaktık biz düğünde
Ayrılık varmış aşkın özünde
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Hayallerimize dokunmadan yerde kaldı
Yüreğimizdeki aşkı kim çaldı
Acıda olsa o günlerde yediğimiz baldı
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Geri gelmez o günler
Bizi arar mı o dünler
Yaşatmaz bizi bu günler
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Hayal kırıklığımız pişmanlıkla silinmez
Vuslatta uzak kaldı görünmez
Şimdi ne haldeyiz oda bilinmez
Uzak diyarlarda uzak kaldık

Kul Mehmet'im avuntular içinde yazarım
 Kendi mezarımı kazarım
İçinde bilmem rahat mı yatarım
Uzak diyarlarda uzak kaldık
Kendi kendimize tuzak kurduk
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç