Bu Blogda Ara

23 Ocak 2016 Cumartesi

Aşk İle Sarmıştı Sevdiğini


Gönlü mevsimleri yaşamaz yaşadığı dört mevsim sonbahar
Terk ettiği sevdiği ağlar gözlerinde yaş nedir bilmez bahar
Doğsa da güneş üstüne hep üşür yağar sanki üstüne dört mevsim kar
Aşk ile sarmıştı sevdiğini cihanı onunla doldurmuştu her an

Sisler içinde bakıyor yarına haykırsa da sevdiğinin ismini boş
Durmaz yerinde sığmaz cihana hasret ile yanar hali hal değil hiç hoş
Bir ses duysa sevgili geldi sanır gönlü der durma haydi uçarak koş
Aşk ile sarmıştı sevdiğini cihanı onunla doldurmuştu her an

Matemi yaşar matem açar ondan yıkılır matem yanında
Her an sonbaharı yaşar dökülür yaprak gibi aşk gezmez artık kanında
Kime baksa gözleri sevgilisi ile yaş ile dolar kimse çare bulamaz o anda
Aşk ile sarmıştı sevdiğini cihanı onunla doldurmuştu her an

Gün doğar her gün yeniden yeni umutlara o hiç uyanmaz
Gözleri yollarda fıldır fıldır döner haber bekler sevgilide hiçbir söze kanmaz
Her sözü her kelimesi ateşten kor yakan sevgilim kelimesi sözü hiç usanmaz
Aşk ile sarmıştı sevdiğini cihanı onunla doldurmuştu her an

Kul Mehmet’im söyleyecek söz yok terk edilen aşığa anlamaz sözlere karnı tok
Terk edilen aşığa nazlı sevgilisinden başka derdine çare yok
Her anını yaşar onsuz hasret ile çoğu anlarında olur şok
Aşk ile sarmıştı sevdiğini cihanı onunla doldurmuştu her an


Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Yarar Sağlamaz



Ne işe yarar düşündün mü o diller
Ne işe yarar yanda duran o eller
Ne için yaratıldı verildi o gözler
Bilmedinse neye yarar sana söylenen o sözler

Ah o diller ne güzel konuşur aşk ile
Ah o eller ne güzel sarar şefkat ile
Ah o nur gözler ne güzel bakar merhamet ile
Sende yoksa aşk neye yarar aza ile beden
Bilmedinse neye yarar sana söylenen bu sözler

Gönül aşk ile bilmeli hürmeti
Sabırla beklemeli gurbeti
Silmeli gönlünde nefreti
Aşk ile iman ile hak etmeli nimeti
Bilmedinse neye yarar sana söylenen tüm sözler

Az ne olur bu sözleri dinle
Hayat yaşanır en güzel din ile
Az değer versen insana kendine
Dönsen yönünü Kur’an yönüne
Bilmedinse sana yarar sağlamaz güzel sözler

Bazen düşsen de bu dünyada cefaya
Sabırla varırsın ancak sefaya
Yaşamak için geldik bir defa bu dünyaya
Var insanları merhametle sarmaya
Bilmedinse sana yarar sağlamaz nasihat ile sözler

Düşün sana kim dedi gönülleri yık
Merhameti tak gönlüne az yola çık
Nefis şeytanı bir torbaya tık
İman yolu bak her kula açık
Bilmedinse sana yarar sağlamaz bu güzel sözler

Rahman ne diye yarattı biz kulları
Merhametle donat dedi yolları
Secdeye var dua ile aç sen kolları
İncitme sakın der Rahman kulları
Bilmedinse sana yararı yok nasihat dolu güzel sözler

Kul Mehmet’im bazen yaşarken şaştım
Şaştım hemen Yüce Rahmana koştum
Nefis şeytandan iman ile kaçtım
İman gözlüğü ile âleme baktım
Bilmedinse sana yarar sağlamaz güzel sözler
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-




Gel Varalım Rahman’ın Yanına



Derman bulunmaz mı sandın
Kul Rahman ile olunca
Derman bulunmaz sandın işte yanıldın
Gel varalım Rahman’ın yanına
Sende yanma bende yanmayayım Allah aşkına

Kul Allah ile olunca
Dağlar mı girer araya
Gönül denilen saraya
Varalım gelelim bir araya
Gel varalım Rahman’ın yanına
Sende yanma bende yanmayayım Allah aşkına

Ben kulum sende kulum diyelim
Gönül bağını düğümlemeyelim
İman ile Rahman’a yürüyelim
Gönül bağlarında gül derelim
Kurumuş gönüllere gül ekelim
Gel varalım Rahman’ın yanına
Sende yanma bende yanmayayım Allah aşkına

İmansız gezenleri görün neleri kaldı
Nefis şeytan aldı insanlığını bitirdi çaldı
Ecel gelince hepsi çıplak kaldı
Oda yandı âlemde yandı
Olmaz olsun böyle insanlık
İmansız kaldı insan böyle çıplak kaldı
Gel varalım Rahman’ın yanına
Sende yanma bende yanmayayım Allah aşkına

Kul Mehmet’im kul durmazsa sözünde
Muradı hep kalır gözünde
İman güldürür yeryüzünde
İman ile kal tut sözünü sende
Var, inanma sen nefis şeytan sözüne
Gel varalım Rahman’ın yanına
Sende yanma bende yanmayayım Allah aşkına

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Bu Dünya Bana Olur Dar


Önüme nefret ile çıkanı döverim
İnsan insan gibi ise insan gibi severim
İnsanlara küsüp sanmayın başım alır giderim
Nar ateşinde yansam da sabır ile beklerim
O ateşi söndürmez isem bu dünya bana olur dar

Ah edeni görünce yüreğim sıkılır ahına çare ararım
Acı dertlerin içine bal reçel azda neşe katarım
Kattığım neşeyi pazarda bedavaya satarım
Sanmayın her gece herkes gibi döşeğimde yatarım
O ateşi söndürmez isem bu dünya bana olur dar

Dilleri har sözler yakar görür üzülürüm
O sözlerin karşısında sanmayın yeni gelin gibi süzülürüm
Dilime güzel sözleri alır yakan sözleri uçurumlara süpürürüm
Bu gidişat iyi olsun diye formül arar gece gündüz düşünürüm
O ateşi söndürmez isem bu dünya bana olur dar

Kul Mehmet’im şükür et sen bu gününe
Güzelliği al ser sen bu milletin önüne
Güzelliği bilmeyenin sok sen o kör gözüne
Hakkı bilen millet ile sen dön yönün hakkın yönüne
O ateşi söndürmez isem bu dünya bana olur dar

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

22 Ocak 2016 Cuma

Ne Diye Verdi



Kiminin sırtına fazla yük yüklenmiş
Yükü az olan alsın diye sırla gönderilmiş
Sırrı insanlığı bilmeyen hep beklemiş
Yükü fazla olanın beli bükülmüş yıkılmış

Yüce Allah aklı ne diye verdi
Aklını kullanan her sırra erdi
Aklı sırrı bilmeyen ortamı gerdi
Akıl sırrı bilmeyen acep ne gördü
Yükü fazla olanın beli bükülmüş yıkılmış

Yükü fazla olan gönlünü ortaya serdi
Yükü olmayanın zaten hiç yok ki derdi
Yok derdi yükü olanın almadı yükünü
Ahirette sorarsa Rahman acep ne derdi
Yükü fazla olanın beli bükülmüş yıkılmış

Zengin olanın burnu hep yüksek yerde
Fakir görünce önüne çeker siyah perde
Bir gün sanmaz düşmez sanki o derde
Yarın ne olur hele yaşa kul sen gör de
Yükü fazla olanın beli bükülmüş yıkılmış

Aşk ile sev gönüllere ol pervane
Âşık olan zaten olur aşkla divane
Sev insanları arama başka bahane
Sevdikçe insan olur inan ki şahane
Mutlulukla dolsun yaşanılan her hane
Yükü fazla olanın beli bükülmüş yıkılmış

Dünya üç günlük misafir hane kimse bilmemiş
Üç günlük dünyaya dört günlük hesap yapan iflas etmiş
İnsanlığı sırrı bilmeyen zaten hep nefsini görmüş
Açıkgözü var iken görmeyen zaten hep körmüş
Yükü fazla olanın beli bükülmüş yıkılmış


Kul Mehmet’im sev gönlün güle benzesin
Ne kadar yaşarsan yaşa gelir kula ölüm kesin
Helal kazan helal ye muhtaç olana ver oda yesin
Verdikçe azalmaz hep dolar çoğalır kesin kesen
Sırrı insanlığı bilen hemen yükü almış gülümsemiş
Yükü çok olan oh demiş sağ olasın kardeşim demiş
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-




Kimisi Bazısı



Kimi yaşar dünyada alamaz hazzı
Bazısı yemek ister her gün kazı
Elinde olan anlamaz boşa çalar sazı
Odunu olmayan istemez kışı yaşamak ister hep yazı
Kimi kadın çok güzeldir çekilmez nazı
Ne alamettir bilinmez kiminin peşinde hep koşar tazı
Ara dur tek başına imkânı, taşıma içi boş para olmayan cüzdanı

Fakir azda olsa varsa paylaşır bilir hakkı
Zengin dersen bilmez hakkı yemez yedirmez her kuruşu saklı
Kimi insan doymaz hep yer haram kursaklı
Duyulmaz sanma iş yaparken çalan, sanma işin gizli kapaklı
Rahman izin verir mi yiyesin insan hakkı ey haram kursaklı
Ara dur tek başına imkânı, taşıma içi boş para olmayan cüzdanı

Kimi çiçek derer kokusunu gönlüne siner hep gülümser
Kimisi gül bahçesinde gezer koku almaz ayakları ile ezer
Bazısı muhabbet sevgiden anlamaz boş yollarda boş gezer
Kimisi gülümser hayran kalırsın muhabbetle gönülleri gezer
Kimi gönül sever gönüllerle oynar köşe kapmaca şefkati sezer
Halden anlamaz işi gücü çalmak her köşede şeytanca kullar demez yeter
Ara dur tek başına imkânı, taşıma içi boş para olmayan cüzdanı

Kul Mehmet’im, yarın ne olur halden anlayan bilir,
yarınını insanları ahiretini düşünür
Kimisini şeytan aldatır, halden anlamaz öküzdür,
dünya ahiretini yıkar övünür
Mazlum sessizdir alçak gönüllüdür,
zulüm altında zalim inletir, az düşünür
Zalim iyice azar, mazlum el açar Rahman’a sığınır,
zalim zamanı gelir yerlerde sürünür
Ati karanlık olsa da,
az sonra aydınlık olarak ufukta gülümseyerek görünür
Mazlum aradı buldu imkâna dermanı,
içi bazen boş olsa da ara sıra dolar, gezdir sen cüzdanı

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


21 Ocak 2016 Perşembe

Malatya’m Malatya’m


Malatya’m plakan kırk dört
İnsanın dersen civanmert
Herkes güzelliğine hasret
Bağlarında insanların gibi cömert
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam

Kar yağar Beydağ’ıma
Sen çaresin sancıma
Kaysın karışmış kanıma
Sen cansın bu canıma
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam

Kernek’te akar serin suyu
İnsanlarının çok güzeldir huyu
İnsan arkasında kazmazlar kuyu
Açıktır hepsinin de altıncı duyu
Sakindir herkes vardır sağduyu
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam

Gündüz bey de var serin pınarın başına
Hayran olayım güzel kalem kaşına
Daha yeni girmiş yirmi yaşına
Ağlama sen dayanamam gözyaşına
Yalnız gezsen de korkma bir şey gelmez başına
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam

Etrafında tarih yatar güzeldir mazin
Tarihe şan verir ecdat Battal gazin
İnsanları sağduyulu çok mütevazı
Toprağında dolaşır binlerce gazi
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam

Kaysının tadı bilinir ezelden
Gönül vaz geçer mi senin gibi güzelden
Sever insanların seni canı gönülden
Çiçeklerin yetişir bağından tek bir elden
Benim sevgim gerçek söylemiyorum ezberden
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam

Gurbet ele giderken ilk mola verilir güründe
Yolda selam verir insanı her gördüğünde
İnsan kadir kıymetini bilirler ilk öncede
Çiçek gibi kokar gönülleri ilk sözde
Mutluluklar okunur her gözde
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam

Akçadağ’ın gülle bezenmiş çevresi
Misafiri severler her bir tanesi
Karapınar da gezer güzellerin hepsi
Kaysı toplarken ellerinde düşmez tepsi
Gönülden severler taşa uzanırken kaçar hepsi
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam

Kul Mehmet’im hasretinde bunları söyler
Etrafını çevirmiş güzel insanı ile köyler
Herkes her köyünde birbirini sever
Birbirini sevmeyende terk edip gider
Terk eden pişman olur gönülden sever
Benim canım Malatya’m
Malatya’m Malatya’m
Sensin benim rüyam
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Sensin Nurdan Ahmet



Akşam ne akşamdı
Sabah ne sabahtı
Kalmamıştı aile hayatı
Zulümle inler her yer olmuştu ayakaltı
Sen geldin Ya Nebi
Kurudu zulmün mürekkebi
Sendin gönüllerin varlık nedeni
Zulüm yok oldu ezildi akrebin cesedi
Zulümden kurtuldu dağlar taşlar
Gözden akmaz oldu artık yaşlar
Eğikti zulümle kalktı o başlar
Kur’an İman sel oldu çıktı insanlar
Mekke’nin Medine’nin dağına
Bir zamanlar oralarda insanlar ağlaşırdı
Yürekler dağlanır gönüller parçalanırdı
Seni çok şükür gönderdi Yüce Yaradan
Nur Kur’an yayıldı âleme ta oradan
Nur Nebi Cennet Kokan Nebi
Sendin gönüllerin varlık nedeni
Gelişinle umut kesilmedi bir daha haktan
Umut dualarına seni gönderdi yaradan
Seninle kabileler birleşti oldu yurt oldu vatan
Yanlış yolda giden atam yanlışta ise uyulmadı hiçbir zaman
Nur Kur’an Nur Sünnetine uyuldu her an
Mümin olan sana uyan değil insanları aldatan
Nefreti bizler değildik zalimler di başlatan
Sen geldin ya nur Nebi
Zalimler oldu ağlayan
Gönülleri merhametle sendin saran
Müminler sana koştu senin için onlardı can atan
Kesildi dilleri tükendi sonu sana dil uzatan
Mazlumlar dı sen gelmeden önce göze batan
Sersefil aç susuz yatıp kalkan
Zalimler yanıldı körler di bilemediler
Senin geleceğine inanmadılar
Bu gerçeği hesaplarına katmadılar
Pamuk ipliği gibi koptular
Cehenneme koştular şeytanla yandılar
Seni çok şükür gönderdi Yüce Yaradan
Nur Kur’an yayıldı âleme ta oradan
Seninle beraberdi mücahit
Yaydınız âleme siz Tevhidi
Kalanlar oldu gazi
Ölenler oldu şehit
Melekler gülümsedi imanlarına oldular şahit
Kucakladılar melekler
 Nurlarla cenneti alaya vardı cümle şehit
Vuranlar sürenler
Vuruldular sürüldüler
Dağıtıp yıkanlar
Bir bir yıkıldılar 
Sen Âlemlere Rahmet Nur Muhammed
Sen gönüllere Rahmet Nurdan Ahmed
Şefaatine talibiz ya Nurdan Muhammed
Sensin kâinata cümle kullara Rahmet
Hiçbir kul seninle çekmedi zahmet
Sende bulunmazdı hiç haşmet
Merhameti dağıttın sen demet demet
Sensin Nurdan Ahmet
Sensin Nurdan Muhammed
Rahmanın gönderdiği sendin Hikmet
Sensin Nurdan Ahmet
Sensin Nurdan Muhammed(S.A.V.)
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Sen Girerdin Odama



Itır ıtır kokarken saçların
Yarınları örüyorum ölü topraklar üstüne
Itır ıtır esen saçlarının kokusu
Toprağa damlarken
Solan çiçekler yeşeriyor toprakların üstünde
 Isıtır beni saçlarının ıtır kokusu
Gizli gizli ellerime dolanırken
Sabah güneşi sevdanla üzerime doğarken
Senli nasibi beklerim yeryüzünde
Sil baştan başlıyorum senli düşlere
Öptüm ruhunu koydum cebime

Masum gülüşün ısıtırken yüreğimi
Gülümsüyorum ben sana senin gibi
Ay doğar gecelerime avucumda sen
Yüreğimde hep sen sen sen benimlesin
Sensizlik çığlıklarımı hapis ettim gecelere
Zamansız ölümlere açıkken kapılarımız
Bir gün sen koşacaksın zamansız ölümlere
Bir gün ben koşacağım seni aşk ile sarmaya
Şimdi yoksam yanında
Sen gittin ise zamansız ölümlerle
Yok, olmam seninle değilim demek değil
Seninle olmak için hızlı adımlarla koşarken
Zamansız ölümlere sana sonsuz kavuşmaya
Gelmek için sana yoldayım seninleyim
Ellerim buz gibi uzatayım tut ve bak
Sensizlikten üşüdüm bak avuçlarımdasın
Itır ıtır saçlarının kokusu hala var

Yalnızlığımız bir çocuğun ağlayışı gibi masum
Aydınlıkla beraber sen girerdin odama
Saklanmış tüm sensizliğim kaybolurdu
Çekilirdi mevzilerine sensizlik
Yönsüz’ lük ekseninde boğulurdu
Yalnız olduğumu sandığımda
Yanılırmışım hep sen vardın ya yanımda
Seninle atan yüreğimde seninle eskimeyen
Kulağım çınlardı beni her andığında
Her terennümlerinde seni dinlerdim sendeki beni

Yıkıcı zamanları inşa ederdik seninle
Sessizce bizi bizden alan sessizliği yakalardık sessizce
Bizden aldıklarını alırdık
Çıplak kalırdı üşürdü sessizlik
Yalnızlığımızın hatırası kalırdı üstünde
Onu almazdık onunla bırakırdık bizi anlasın diye
Her zaman bize arsız arsız gülmesin sarmasın bizi
Leyla ile mecnunu katardık düşlerimize
Onlarla beraber ağlardık dertlerine
Hasretlerine
Bazen Leylayı Mecnuna
Bazen Mecnunu Leyla ya katar
Çöllerde buluştururduk
Hiç kavuşamayanları biz buluştururduk
Baş başa kaldıklarında
Hayranlıkla onların aşklarını dinlerdik yüreklerinde
Kefenle sarılı maziyi kefeninden kurtarır aşkla sarardık
El ele koşardı Mecnun Leyla'ya Kerem Aslı’ya çöllerde
Anlardık hakikat aşkın yüreğinde imiş
Binlerce yıl geçse de Leyla Mecnuna aşkı ile hala yanıyor
Hala Leylasını arıyor
Ve çok şükür ki bizim düşlerimizde sadece buluşuyorlar
Vahalarda yaylalarda bizimle koşuyorlar
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

20 Ocak 2016 Çarşamba

Maşallah


Aşk ile nur bakışların oldu nurani
Gönül güzelliğin ile açma kapılardan hicranı
Aşk ile isterim sürelim bir ömür boyu devranı
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Herkes suçlar buluruz suçu felekte
Aslında yapılan işler bilinmez kelekte
Aşk sevgi dersen bulunur  yürekte
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah


Unutur bilmez hep gözü yüksekte
Ne yapsın bu kula söyleyin felekte
Gece gündüz hep yer işi gücü keleklikte
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Gerçek niyetini söyle sen biz bilek
Seninle ağlayıp seninle beraber gülek
İnsan yürekte sevmezse nereye gidek
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Gel ey insan sevelim olmasın gönül harap
Harap olan gönül çeker her daim ıstırap
Daha fazla yıkılmazsın yazıktır o mihrap
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah


Ayağımız altında bir gün kayar zemin
Dün sağlamdı şimdi öldü derler demin
Bu dünya âlemi düşün bakalım kimin
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Aşk ile imanla yürüyelim olalım emin
Doğru yolda olan eder güzel tahmin
Doğruları yaz düşmesin elde kalemin
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Aşk iman kullara Rahmandan ihsan
Kendini bil Rahmanı tanı sen insan
Boşa geçmesin yazık olur bunca zaman
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Üç günlük dünya dört günlük yapma hesap
Nur Kuran indi işte sana yol işte sana nur kitap
Ölümden sonra vardır unutma zorlu bir hesap
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Yazık değil mi gözde akar giryan
Çıplak geldik gideceğiz sanma üryan
Aşk iman ile yürüsün bu dünyada kervan
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Eser gönlümüze her sabah soğuk rüzgâr
İnsanda az bulunmalı tertemiz ar
Yoksa âleme her mevsim yağar kar
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Bu cana gelir ölüm ansızın
Hayatı yaşamayalım aldırmaksızın
Aşk iman en güzeli budur akla yatkın
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah

Kul Mehmet’im sev gönülleri olsun Ruşen
Açılsın gönül bahçelerinde rengârenk Gülşen
O zaman bak bakalım değişmeyen olur değişen
Aşk ile gülüşüne derim maşallah
Rabbim uzun ömür versin tüm cana inşallah
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Ruşen: Aydınlık, parlak
Gülşen: Gül Bahçesi
Giryan: Gözyaşı

Üryan: Çıplak

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç