Bu Blogda Ara

4 Nisan 2015 Cumartesi

Sevdamsın





 Sen dilimde tükenmeyen duamsın
Yaşadığım hayatta sen sevdamsın
Gece gündüz ağladığım gözyaşımsın
Unutamadım ben seni sevdamsın

Söndü gülümseyen tatlı gözlerin
Kalmadı hiç söyleyecek sözlerim
Sendin benim hayattaki tek canım
Unutamadım ben seni sevdamsın

Giden neden geriye hiç gelmiyor
Yaşananlar neden hiç silinmiyor
Ayrılık neden gelirken bilinmiyor
Unutamadım ben seni sevdamsın

Kul Mehmet’im sendin benim sol yanım
Bana gülümseyen sendin tek canım
Gittin öldüm bendim senin aşığın
Unutamadım ben seni sevdamsın

Mehmet Aluç

Dön gel İslam’a imana



Nefsi şeytanı dünyayı bırak
Dön gel İslam’a imana
Bekler Rahman ile Gül Kokan Resul
Muradına kavuşursun
Dön gel İslam’a imana

Medet umma ellerden
Rahmana uzat elini dua ile gülenlerden
Gidenler çok gelenler az imana
Muradına kavuşursun
Dön gel İslam’a imana


Söyle kimden yanasın
Nefis şeytan dünyadan mı?
Rahman Kuran Resul den yana mı?
Bırak yaran kanasın 
Dön gel İslam’a imana

Müminde hata arama
Elini uzatmaz o harama
Merhem olur cümle yaraya
Muradına kavuşursun
Dön gel İslam’a imana

Niye kendin nefis şeytana bağlarsın
Karalar bağlar gece gündüz ağlarsın
Gel Rahmana İslam’a Resule imana
Muradına kavuşursun
Dön gel İslam’a imana

Kul Mehmet bunları yazdı
Gönlüm zaten ayazdı 
İslam ile iman ile ısındı
Muradına kavuşursun
Dön gel İslam’a imana
Mehmet Aluç

Tefekkür ile Aklan



Tefekkür et haydi Müslüman
Rahman ile ol o an her an
Acizliğini bil Müslüman
Rahman giden yola gir aklan

Rahman giden yola gir
Rahmana yolunda al fikir
Rahmana varmayan yoldan çık
Rahman giden yola gir aklan

Geceler uzundur
Tefekkür ile doldur
Gündüzler çok uzundur
Teslimiyet ile olan kuldur
Gönüldeki kederi tövbe ile gider
 En doğrusu budur
Rahman giden yola gir aklan

Rahman ihmal etmez kulu
İmtihan eder çıkar nefis denen çulu
Dünya geçici alma ondan bir pulu
Rahman giden yola gir aklan

Rahman sever her kulu
Şirk ile olma rahman sevmez o kulu
İman ile ol duru
Rahman giden yola gir aklan

Göz yummakla gündüz gece olmaz
Secde ile ayetler nur dökülsün ömür solmaz
Çaresizlik dua vaktidir bekler Rahman
Rahman giden yola gir aklan

İman nur elbisedir kula dar olmaz
Rahmandan gayrısı gerçek dost olmaz
Rahman yolunda giden ömür solmaz
Rahman giden yola gir aklan

Kısmetinde yoksa üzülme
Neden niçin ile çözülme
Şeytan yanındadır önünde bükülme
Rahman giden yola gir aklan

Nefsim sanadır bu sözlerim
İman ile açılsın ellerin
Çıkmasın isyan ile seslerin
Rahman giden yola gir aklan
Mehmet Aluç


Gülümseyerek Karşıla




Kader yazılır anlına
Yaşa sen onu canınla
Birde düşersen sen dara
Rahman yetişir bak sana
Gülümseyerek karşıla

Rahman yetişir bak sana
Bunu iyi bil de anla
Merhametle ol canınla
Gülümseyerek karşıla

Akıtma gözde yaşını
Eğme sakın sen kaşını
Secde ile eğ başını
Gülümseyerek karşıla

Vurmasın pranga nefsin
İmanla olsun her işin
Ne ekersen sen biçersin
Gülümseyerek karşıla

Yerinden duruyor dağlar
Merhametle ek sen bağlar
Ölümü yaşar tüm kullar
Gülümseyerek karşıla
Mehmet Aluç

Merhameti Çöllere Kumların İçine Gömme


Ne kadar sürerse sürsün ömür, ne kadar sıkıntı olursa olsun ömürde bir gün bir anda bakarsın biter, gülümsersin hiç solmayan Rahman’a secdenin güzelliği ile imanın tevazu gülüşü ile sabrın rızası ile…

Rüzgâr tozu dumana katar ve sonunda sakinleşir, etrafta ne kadar pislik çalı diken varsa alır götürür, çelik duvarla kaplanmış sabırla yol alırsan rüzgâr temizler gönlünü, seni yıkmaz sirkeler ayırttırarak kendine getirir…

Ey ömrüm ey gönlüm sen sabırla ol isterken sadece yüce Rahman’dan iste sabırla, acılarına şifanın kaynağı olan Rahmandan iste secde ile, dua ile ,şükür ile…

Ey ağlarken susan gönlüm, ağlayışla çökme diril, yeşert gözyaşlarınla içinde kuruyan merhamet çiçeklerini, dağıt etrafında kim varsa bu merhamet çiçeklerini, gömme mecnun aşkı gibi merhameti çöllere kumların içine, yoldaş ol merhamete veya bırak o sana yoldaş olsun alsın seni ötelere taşısın. Zirvesinde ve dibinde etrafında gülücükler estiren merhametin kapısını gönlünde kapatma aç sonuna kadar, ikram et insanlara ikram bulasın, hele yaralı bir gönle merhametle yardımla dokun ve o muhteşem gülüşünü gör ve hayran kal ve Yüce Rahmana şükür secdesine varırsın…

Yaratan Rahman… Olunca eksiksiz olur kuluna şefkat ile yaklaştığını sardığını görürsün, hele birde günde beş vakit namazla birleşince bambaşka bir âlemin kapısını açar, Ötelere doğru bir yolculuk hazırlık, karşılamanın güzelliği başlar, ilk durak ve son durak arasında güller dikmeni sevap kazanmanı gönül kazanmanı Allah rızasını Resul rızasını kazanmanı sağlar…

Mehmet Aluç


Ben Giderken



Veda etmedim ben sana giderken
Ecel beni sende alıp götürürken
Ağlama arkamda ben sensiz giderken
Umutla bak arkamda ben giderken

Donup kalmasın sakın bakışın
Mezarım başında ağlayıp kalışın
Yüreğim yakmasın sessiz yakışın
Umutla bak arkamda ben giderken

Kul Mehmet’im her canlı bir gün ölür gider
Ecel ne zaman gelir söyle kim bilir söyler
Gidişim yasa dönüşmesin kula rıza düşer
Umutla bak arkamda ben giderken

Mehmet Aluç

Sır Dolu Canda



 

Hangi gün kalbinde yaşayacağım görülmez
Nerede bilmem seninle karşılaşacağım sezilmez
Hangi pınarda seninle aşkı içeceğim bilinmez
Beklerim yolunu bilinmez yolda
Beklerim yolun sır dolu canda

Kim bilir şimdi sen neredesin bilinmez
Kalbime girmek için hangi sözdesin sezilmez
Aşkın hangi gülümseyen yolundasın görülmez
Beklerim yolunu bilinmez yolda
Beklerim yolun sır dolu canda

Kul Mehmet’im dağları aşarak gelsen bana
Başak dalları gibi gönlümde aşkı sunsam sana
Aşkın güzelliğine şahit olalım yan yana
Beklerim yolunu bilinmez yolda
Beklerim yolun sır dolu canda
Mehmet Aluç


 Not allowed! Not allowed!

3 Nisan 2015 Cuma

Hasretin

              


Şarapnel parçası sözlerin yüreğim parçalar
Hasret dolu yarınlar hatırlarım gözlerimde damlar
Hatıralara dalarım sensizlik bağrım dağlar
Gözlerin yağmurla damla damla başıma yağdı

Yüzümü çevirdim bir daha dönemem sana
Kader yaşamak için sabırla düştü bu cana
Aşkı yaşamak isterdim seninle ben kana kana
Gözlerin yağmurla damla damla başıma yağdı

Kul Mehmet’im isyan yoktur bu sözümde
Dünya sevgisi artık yoktur benim gözümde
Bu ayrılığa söyle var mı vuslat çözümde
Gözlerin yağmurla damla damla başıma yağdı

Mehmet Aluç

Tek Başıma Sensiz



Dokunmayın
Kırılganım
Gözümde yârin hasreti
Yakar yüreğim şule şule
Sevdalarım karanlıkta bensiz
Gecenin karanlığında ben sensiz
İşte yine
Ağlıyorum tek başıma sensiz


Yaklaşmayın
Ağlıyorum
Gözyaşımda yârin ruhu damlarken
Gölgelerin ardında kanar yüreğim
Ben yalnız ömrüm yalnız beklerim
İşte yine
Ağlıyorum tek başıma sensiz


Hasretle yanan günün arifesinde
Umudum hayalim paramparça
Dokunmayın
Kırılganım
İzbelere saklanmış
Kaybolmak istiyorum
İşte yine
Ağlıyorum tek başıma sensiz

Geceler suskun
Ben suskun
Yürüyorum yarına
Yarın suskun
Öksüz kelimelerin arasında
İşte yine
Ağlıyorum tek başıma sensiz

Mehmet Aluç

Rahman Gösterdi Gerçeği



 


Yıllar öncesinde, uzaklarda idi sanki teslimiyet, nefsimin arzularımın ve şeytanın istilası ile oysa teslimiyet bir adım bana benden daha yakınmış, Yüce Rahman’ın kulunu çok çok ama çok sevenmiş Rahman her an yanındaymış göremedim…

Teslimiyetten uzakta, bedenim arzularım nefsim şeytan peşinde koşarken, canım feryat içinde karanlıklar içinde, zulmü yaşarken bu yüreğim nasıl dayandı bilemiyorum…

Uzak diyarlarda, uzaklığın kör karanlığında bana konuşmaya vakit vermeyen bu arzularım, nefsim, şeytan benim sözlerime hislerime kıymet vermeden yıllarca peşinde sürükledim anlayamadım…

Doyumu olmayan muhabbet ararken, bir dostun duasında gülümsemesinde yer almak onunla gülümsemek isterken, kırgınlıkların zulmü ile ömrümü harap eylediler göremedim…

Lütfü, keremi… Sonsuz Rahman gösterdi gerçeği, uçurumun kenarında düşerken merhameti ile gönlüme, merhameti kondurdu nur nur açan çiçekler laleler sümbüller gibi… Birde aşk yerleştirdi ki sevgisizlikle uçuruma düşerken ellerimizde tutan Aşk’ı yerleştirdi ve o anda gördüm gerçeği, Binlerce kez şükürler olsun Keremi Lütfü ihsanı… Sonsuz Rabbime.
Kırgınlıkları, üzüntüleri Rabbim bir anda gönlümde sildi, önüme huzur dolu iman dolu bir sayfa açtı, gördüm, bildim ve anladım Rahmanın Kulunu ne kadar sevdiğini, gerçek dostun Rahman olduğunu idrak ettim, binlerce kez şükürler olsun…
Mehmet Aluç


Not allowed! Not allowed!

Sen Gelseydin





 Sen gelseydin gönlümü ortadan ikiye bölerdim
Gece gündüz seni sever aşk türküleri söylerdim
Kerem gibi dağları deler gönlüne yollar döşerdim
Gelseydin ayrılığı ayaklarım altında ezerdim
Gelmedin yar ırak ellere gittin beni öksüz bıraktın

Sevseydin içimi kaplardı sevinç ile huzur duyardım
Sevda denilen yolda sana koşar kollarıma sarardım
Bir saat görmesen yola çıkar seni arardım
Gelmedin yar ırak ellere gittin beni öksüz bıraktın

Kul Mehmet’im kadere karşı gelinmez
Gönül sevmeyince zorla güzellik olmaz gülünmez
Üç günlük dünyada kalp kırarak insan sevilmez
Gelmedin yar ırak ellere gittin beni öksüz bıraktın

Mehmet Aluç

Tefekkürün Billur Sesi Yankılanır Gönlünde



                                 

Bazen tefekkür etmek gerekir kâinatı seyrederek Yüce Allah’ın Yüceliğini, Lütfunu, Keremini, merhametini… Gönülde misler gibi burcu burcu cennet kokan tefekkür çiçeklerini açtırmak gerekir, öylesine güzel çiçektir ki bu çiçek dünyada bulamazsın ancak ahirette görürsün koklarsın Yüce Allah’ın Lütfü keremi ihsanı… İle.

Biz müminlerin gönlümüzde soldurtmadan bu tefekkür çiçeklerini yeşertmeliyiz, yaz, kış baharda sonbaharda öylesine güzeldir ki her an, her mevsimde hemencecik yeşerir ve açılır. Kokladıkça o kokusu âleme yayılır, Nur Kuran, Gül kokan Resul, iman güneşleri altında açılır üful üfül huzur esintisi ile.

Arkasında, teslimiyet tövbe tefekkür, tebessüm çiçekleri peşin sıra açılır, hayran kalırsın Tefekkürün güzelliğine, Rahmanın Yüceliğine, Keremine, İhsanına… Aldığın lezzetin tadı âlemde yoktur anlarsın

Susar dil, konuşur âlem gönül ile akıl ile izan ile idrak ile Tefekkürün billur sesi yankılanır gönlünde huzuru ile mest olursun, tefekkürün kanat çırpınışlarını hissedersin yüreğinde koşarsın Nur Kuran’a, Keremi Lütfü… Sonsuz Rahmana, gül kokan Resule, Iman’a. O anda gönlünün hafiften kanat çırpınışları ile dalarsın tefekkürün içine yok olursun Rahman ile baş başa kalırsın karşında gül kokan Resul ile bu harikulade lezzet ile, okunan ezan ile kaçıracağın vakit namazının haşyeti ile gülümseyerek uyanırsın, gülümsersin o pamuk Rahmet ile dolan merhametle coşan gönlün sevinci ile.


Mehmet Aluç

Hasret'liğine Yürüyorum






Çile çektim etmedim ben sana hiç şikâyet
Birden aldı seni ecel öldüm yavaş yavaş
Ayrılık yağdı gönlüme içtim yudum yudum
Hasret'liğine yürüyorum ben adım adım

Ben artık sensizlikle yaşarım sarmaş dolaş
Sensizlikte yüreğimi sarsa da bir telaş
Gönlüm perişan yorgun içmeden oldum ayyaş
Hasret'liğine yürüyorum ben adım adım

Hala aşkımızı yazıyorum ben azar azar
Bugün senin sevdiğin günlerden yine Pazar
Gönlüm ile kalemim yine seni yazar
Hasretliğine yürüyorum ben adım adım

Hatıralar kaldı taptaze senin odanda
Ben büyük bir haz aldım senin sevdan da
Bedenin karşımda bir an sen yok olsan da
Hasretliğine yürüyorum ben adım adım

Kul Mehmet’im senle ilgili düşler kurarım
Sen yanımda olmasan da hayalinle yaşarım
Sana kavuşacak yolda kendi ecelimi beklerim
Hasretliğine yürüyorum ben adım adım
Mehmet Aluç



2 Nisan 2015 Perşembe

Yıkıldı Sönük Olan Ne Varsa




Umudumu süpürdüler attılar çöplüğe, dokunmayın dedim umudumu alırsanız gözlerimi ellerimi yüreğimi yarınlarımı alırsınız dedim duymadılar, arkalarına bakmadılar süpürdüler ve çekip gittiler. Koştum arkalarına yetişemedim, yollar hep çukurdu her düştüğüm çukurda çıkana kadar benden uzaklaştılar gittiler.

Birde baktım onların arkasında koşarken yüreğimdeki sevginin çukurların içinde kaybettiğimi anladım, gerisin geriye döndüm geride bir şey bulamadım. Vefasızlığı, insanlığı bir pula satan tacirlerin aç gözlüğünü gözlerine sokmak için elimdeki uzun sırığı alarak gözlerine sapladım, Lakin hiç acı duymadılar!

Tozpembe hülyalarımın yanına koştum, onlarda yerinde yoktu, uykuya yattım tekrara yanıma gelirler diye, lakin yine gelmediler yanağıma konan gözyaşlarımla baş başa kaldım, huzurun kapımı çalmasını beklemeye başladım.

Gözlerim gökyüzünde yıldızlarla buluştu, yıldızlarda gözlerim, gönlüm gibi sönüktü…
Yürekten “Allah” dedim yıkıldı sönük olan ne varsa, parıldadı bir anda sönük gönlüm, gözüm, yıldızlar, hayallerim gülümsedi, umutlarım koşarak geldi bana sarıldı, bende onlarla gülümsedim, vardım Rahman’a şükür secdesine huzur üful üful esti kâinatta gönlümde…

Mehmet Aluç

Netice Hatice




Herkes der Hatice
Ortada var netice
Yazık oldu evdeki pirince
Gevşek gevşek gülünce

Gel geriye geriye
Sen gittin beriye
Karşıda geliyor Hayriye
Gevşek gevşek gülünce

Kuşlar uçar pır pır
Çomar diş gösterir hırlar hır hır
Hayat değil gırgır
Gevşek gevşek gülünce

Gözden akan gönülden akan yaş
İman yoluna koy baş
İman ile olunca kul olur hoş
Gevşek gevşek gülmeyince

Mehmet Aluç


Bir Bilsen



Dön gitmeden önce son bir n’olur kez bana bak
Vefasız gönlünü bıraktın gel onu al tak
Vardım seninle uçuruma sen kendini yak
Bir bilsen deli akan coşkun ırmak gibiyim

Bana uzaklarda gelsin o sitemkâr sesin
Vefasız gönlünü dağda kurtlar kuşlar yesin
Senden hayır yok bana ben söylüyorum peşin
Bir bilsen deli akan coşkun ırmak gibiyim

Sana gece gündüz aşk ile koştum yalvardım
Gelmeyince gece gündüz sessizce ağladım
Gurbet illere artık ben belim bağladım
Bir bilsen deli akan coşkun ırmak gibiyim

Kul Mehmet’im yar sanma artık sensiz dardayım
Seni unuttum çoktan bahar aylarındayım
Senden ayrı sanki ben on sekiz yaşındayım
Bir bilsen deli akan ırmak gibi değilim
Mehmet Aluç



Gönül Heybemizi Dolduralım

Gönül Heybemizi Dolduralım
Hayatımızda heybemizi doldurmaya çalışırken, sadece kendimiz için değil ihtiyacı olanlara içinden alıp vererek-azalma ile değil çoğalma ile-boşa dolmamasına gayret etmeliyiz, yoksa dolu derken son nefeste elimizde alınırken, heybemiz birde bakarız ki bomboş, hepsi dünya da kaldı, ötelere götürecek bir güzelliğimiz yok…

Rahmana ulaştıracak, Cennet kapısına, Kevser başında Resul ile buluşturacak merhametle sevmelerle güzelliklerle dolu dolu doldurmalıyız-İNŞALLAH-

Az dokunalım gönüllere sevgi ile gülümseme ile korkmayalım, uzatalım merhametle düzenlenmiş gönül elimizi kırılmaz, bırakıp gitmelerden korkmayalım gidenlerde kalanlarda zaten bizim yüreğimizde, zaten sendeki gülümsemeyi gören git desende gitmez zaten…

Vermek ’den de korkmayalım eksilir diye, verince Allah rızası için çoğalır derya deniz olur çoğalmasa ’da ahirette seni karşılayan olur…

O Kadar lüzumsuz harcamalarımız var ki onlar gözümüze gelmiyor da verdiğimiz Allah rızası için sadaka infak mı gözümüze geliyor, pes bize hatta yuhhhhh…
Yetim başını okşayalım gülümseyelim derya deniz kadar… Kırılgan olmayalım, yapılgan olalım, yani inşa eden olalım vazgeçmeyelim insanları sevmekten…

Dolduralım gönül heybemize Rahmana secde ile Kuran ile Gül kokan Resulü ile, içine az da tefekkürü, komşuluğu, şükrü, merhameti… Katalım… Birde bakarsın ki ötelerde yani ahiret hayatında -tabi önce mezarda-, sana doğru koşan gelen bir mükâfat var şaşırır kalırsın, seni Rahmeti ile saran Rahman karşısında, gül kokan Resul karşısında… Nur ve Efruz ile süslenmiş mükafat karşısında-Allahu Ekber -dersin binlerce defa… Melekler sana gülümseyerek bakar…
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Resul İle Süsledim Gülüşümü



Ben nur Resul’e candan vuruldum
Kalbimde onun için saraylar kurdum
Güzellikleri nur Resulde buldum
Hayat bana dar idi
Resulüm ile geniş derya oldu

Gönlüm Resul ile aklandı
Nefis şeytan yok oldu saklandı
Resul ile hayatım farklı oldu
Hayat bana dar idi
Resul ile geniş derya oldu

Resul ile olmak çok kolay
Nefis şeytanı ez et alay
Sıkıntıları yok etmek kolay
Hayat bana dar idi
Resul ile geniş derya oldu

Ben seçtim seçimimi
Resul ile eyledim geçimimi
Resul ile süsledim gülüşümü
Hayat bana dar idi
Resul ile geniş derya oldu
Mehmet Aluç


1 Nisan 2015 Çarşamba

Eskitemedik



Eskittik ömrü hayatı
Baharı kışı
Kışı yazı
Ağlamayı gülmeyi
Bir secdede eskitemedik
Gözlerimde yaşlar dökülerek bir seccadeyi
Eskitemedik

Sevdalandık dedik dağlara koştuk
Sevgili dedik peşinde koştuk
Dünya malı dedik ömrümüzü harcadık
Rahmanın yanına varamadık
Gözlerimde yaşlar dökülerek bir seccadeyi
Eskitemedik

Mümin sussa nur dili yüreğini yakar
Sussa kalbi durur o anda
Rahmana hesap vermenin derdinde mümin
Gözlerimde yaşlar dökülerek bir seccadeyi
Eskitemedik

Mümin Rahman’dan ayrı kalamaz
Gecesi gündüzü rızasından ayrı olamaz
Secdeye varmazsa gönlü huzur bulamaz
Gözlerimde yaşlar dökülerek bir seccadeyi
Eskitemedik

Kul Mehmet’im var git içini secdeye Rahmana dök
Duan secde ile vardı Rahmana ağlıyor bak gök
Hemen kalkma secdede saatlerce kal çök
Gözlerimde yaşlar dökülerek bir seccadeyi
Eskitemedik

Mehmet Aluç

Atışmalarım




Boş yere harcamayın nefesiniz
Bir gün solacak canlı gülüşünüz
İman ile olsun bu gidişiniz
Secdede olsun her zaman başınız

Aman edepler çamura batmaya
Namaz kılınmadan ’da yatılmaya
Çıkar için insanlık satılmaya
Sefa geldiniz imana helal kazanmaya

Ne güzel söyledin iki gözüm
İman ile olsun sözüm
İmanda vardır mutlaka her çözüm
Hayırlı nurlu sabahlar olsun iki gözüm

Hani benim dünya diyen faniler
Ölüm gerçek değil diyen haniler
İnsanı öldürenler zaten cani
Dünya benim olacak diyen hani
Mehmet Aluç

Yaklaşamayın Yanıma



Yaklaşamayın yanıma tabipler yârim yok yanımda
Hasreti yüreğimde vurun hançeri aksın kanımda
Çıksın canım kalsın onu canı onun hasreti ile yanan canımda
Kâfi gelmez sizden çare bana söyleyin o canana durmasın gelsin

Canan ’sız durmaz akar gözümde kanlı yaşım
Laf dinlemez bu gönül taşlara vururum başım
Cananım gelmezse musallada beklesin naaşım
Kâfi gelmez sizden çare bana söyleyin o canana durmasın gelsin

Yazık olacak bu cana canan ’sız gülümsemeden bitirmek
Kul Mehmet’im nasip olmayacak bu gidişle canan ile gülümsemek
Yaz ayında zemheri ayını yaşamak sana zor gelecek
Kâfi gelmez sizden çare bana söyleyin o canana durmasın gelsin
Mehmet Aluç

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç