Gülümserken bende hiç tükenmeyen bir hayatın izleri vardı, kırlarda yetişen çiçekler gibi kokan gülümsemen, yalnızlık kokan mazim den beni tutup çıkaran gülümseyen gözlerin gamzelerin değil miydi, sana koşarken yolda ayağım kayalara takılıp düşerken, sen değil miydin sevgilim elimden tutan gülümseyen gözlerinle beni kaldıran, sana sonsuz muhabbetle seven, iyi ki gönlüme geren sen, seni seven ben sana müteşekkirim...

Sararmış güz yaprakları gibi sararan gönlümdeki umutları gülümseyişinle yeniden yeşerttin, soluk yüzümde 
aşkçiçekleri gibi açtın ey sevgili, ey nur yüzlüm, gamzelim...

Kalan zamanımın gülümsemeyen son demlerinde sevda kokmayan sokakların kaldırımında dizlerim kanarken, yaralarıma gülümseyişinle, sevgi dolu gönlünle merhem olan, kaldırımlarımda solmayan çiçekleri açtırdın nur yüzlüm, çiçek gamzelim...

Tam umutsuz yıllarım benimle ağlamaya başlarken sen gülümsettin, bana yar olarak can olarak, eş olarak gönlümün kapalı kapısını neşen ile açtın, hayatıma ömrüme neşe sevinç kattın nur yüzlüm, çiçek gamzelim, sen hep gülümse, yiğitleri cömertleri yetiştiren yarının anneleri elleri öpülesi yüce Allahın bize emaneti çiçeklerimiz gülümsemelerimiz olan sizler başımızın tacısınız, yolumuzun ışığısınız, gönlümüze saray, sarayın koltuğuna oturmaya layık sultanlarsınız...Hakkı ödenemeyen...

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-