Yaşadığımız
bu dünya üzerinde farkındaysanız, her birimiz bir tarafa doğru
sürükleniyoruz. Ne kadar tutunsak ta, fikirlerimiz düşüncelerimiz sağlam
bir kulpa merkeze bağlı olmadığı için, en ufak bir esintide her birimiz
bir köşeye, bucağa savruluyoruz. Bu savrulmaların ana merkezi olan ve
bizde hiçte güçlü olmayan, gerçek fikirlerimizin düşüncelerimizin bir
merkeze bağlı olmamasından kaynaklanıyor olmasın! Muhakkak ki insan
yaşarken, fikirleri alacağı bir doğruluk merkezi olmalıdır, bu merkezden
beslenerek aldığı fikirler ile bir yerlere sürüklenmeden, yoluna ancak
devam eder. Rüzgâr ne kadar şiddetli olursa olsun, az yalpalanma ile
yıkılmadan yoluna devam eder.
Fikirlerimizi sağlam merkeze bağladıktan sonrasında, karşımızdaki
insanında bizim gibi bir insan olduğu, acı sözlerle üzüldüğü
kırıldığını, değer verilmeyip aşağılanınca bizden uzaklaşarak kaçacağı
gerçeğini de çok iyi bilmemiz gerekir. Düşünceler fikirler insanlığımız
öldüğü anda bizler birer ölüden farkımız kalmaz, yaşarken ölü
insanlardan da bir beklenti içinde olmamamızda, söz konusu olamaz.
Kokuşmuş fikirlerin peşinde koşarak, kendimizi diriltmenin amacına
ulaşmamız söz konusu dahi edilemez. Fikir merkezi olarak bizi Yaratan
Âlemlerin Rabbi, Yüce Allah’ın Nur Kur’an’ı Nur Resul ve onun sünneti ve
âlimlerin görüşleri, merkez olarak alınmalıdır. Aklımız bu merkeze
bağlar fikri buradan alırsak, sürüklenmeleri bırakın Allah C.C. izni ile
yıkılmadan yolumuza hak yolunda devam eder gideriz.
Soru ve akıl fikir üçgeninde, gereken cevapları alırken, önce soru ile
neyi anlamak istediğimiz bu merkez bize soracak, dünyaya ait soruna
cevap arıyorsan işte bak burada, ama sen fazla dünyaya bağlı kalmadan
işte sana ahiret hayatı ile onu sevap nurla doldurman için, sana
binlerce cevap buyur buradan başla diyecek bir merkezdir, Nur Kur’an
Sünnet merkezi. Bu merkez zihni çalıştırarak araştırmaya öğrenmeye sevk
ederek, beynin bedenin hislerin aktif çalışmasına da ön ayak olacaktır
ebetteki. Var olmanın, kapısın her zaman açık tutan bu merkez ile
sonsuzluğun kapısını açarak, kokuşmuş fikirleri de bir çırpıda zihninde
silerek, toplumsal alanda silmek için seni sefere çağırarak, toplumsal
alanda bu konuda çalışmanın gerekliğini de hatırlatarak, bizi bu yola
sevk ederek ulvi bir amaç uğruna yaşam gerektirdiğini de hatırlatıyor.
Bu ulvi yolda Fikrimizi bu merkeze bağlayarak ulvi amaç uğrunda
yürüyenler olmak dileğimle, selam ve dua muhabbetle kalın kardeşlerim.
Mehmet Aluç-Kul Mehmet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder