Bu Blogda Ara

26 Kasım 2015 Perşembe

Yirmi Dört Saat Açık Eczane Gibiydi Ecdad-Hece-





İmanla sevendik biz cihanda bir gül gibi
Gençlik imanla nurlar kokardı bahar gibi
Çığ düşmüş gibi hep bir koşardık tüm dertlere
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım

Bağrında kin nefreti ekeni görse ezer
Nefreti ekenleri anında görür sezer
Sararıp solardı zalimler hep karşımızda
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım

Merhamet ekerdi nur gönüller tarlasına
Merhamet eserdi nur kokan gök yaylasına
Heyhat ah hepsi gitti nur ahiret yurduna
Çıktı ortaya namert zalim ki kinle gezen
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım

hangi yana sen baksan kaçsan dönsen ihanet
bedeni esir almış sorma körlük cehalet
Bedenlerde bir damla yok kalmamış merhamet
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım

Nefret dolu çığ düşer görmeyiz üstümüze
İnsanlık iman hiç kalmamış göğsümüzde
Nefretle kin gezer akıl görüşümüzde
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım

Durup hiç dinlenmez çalışırdı nurdan ecdat
Ülkeden önce insan gönül fetih ederdi
Seven gönüller bilir sorulmazdı hiç Bağdat
Şimdi nefretle yatar kalkarız bizler heyhat
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım


Çelikten yay gibiydi korkmazdı o yüreği
İmanla dolu idi coşkun nur yüreği
İmanla dolu idi yıkılmazdı bileği
İnsanın mutluluğu idi duası dileği
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım

Şimdi nereye baksan yavşakla dönek dolu
Nefretle dolaşır o gönüle çıkmaz yolu
Yakar yıkarda inşa etmez ki sağı solu
Taydan hızlı koşar o niyetsizlerin oğlu
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım


nurla dolu merhamet timsali nur ecdat
Şimdi ne halde bizler yaşarız sorma heyhat
Yüzüne tükürsen oh der yüreğim oh eyvah
Eyvah ki eyvah heyhat yürek dayanmaz buna
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım

Kul Mehmet ne söylersin sözün gider boşuna
Gelmese bu yaşamak senin güzel hoşuna
Ecdat yürekli gençler vardır deme boşuna
Al lafını ecdadın gelmez hiçte hoşuna
Yirmi dört saat bir açık eczane gibiydi
Cihana o hüküm ederdi nurdan ecdadım

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Varsa İmanla Secde




Ya nasiptir kulun kısmeti
Kaderine yazılır nihayeti
Can ile hayat kulun emaneti
Secde nuruyla ölçülür kıymeti
Varsa imanla secde cennet kokar nefeste
Bülbül koyarsan ötmez kafeste
İmanla Ahirette sürülür sefa karşılığı verilir


Ömür gider ölüme aheste aheste
Ömür biter bir nefeste
Ömürde heybesinde olsun imandan gül deste
İnsan dediğin hiç değil kereste
Zalimle olan kereste suçsuzu koyma kodese
Varsa imanla secde cennet kokar nefeste
 İmanla Ahirette sürülür sefa güzelliği bilinir

Sür üfürür gibi her gün kısmet üfürülür
Secdeye varınca ruhla melekler sevinir
Esir ömür özgürlüğü öper gülünür
Varsa imanla secde ömür olur asude
Mümine lazımdır bu dünyada secde
 İmanla ahirette sürülür sefa biter bir anda cefa


Secdeden önce şeytan sevinir güler
Sanır kul ömrü böyle devam edilir
Rahman hidayet verir şeytan imansıza gider
Şeytan un ufak olur kaçar gider erir
Varsa imanla secde kolay can verilir
İmanla ahirette sürülür sefa kula verilir deva


Ömür yürür sonu olan iskelede
Hayat yolu bazen biter bir nefeste
Secde ile varalım ahirete bir gülüşte
Varsa imanla secde iman gönülde abide
Ömür dersen olmaz beyhude
 İmanla ahirette sürülür sefa kul görmez azap



İman secde yoksa ne alacaksın dünyada
Bir gün uğrayacağız mezara ne kadar kaçsan da
İman secde ile tüm âleme sen baksan da
Varsa imanla secde iman gönülde abide
Ömür dersen olmaz beyhude
Ömür değerlenir bir hamlede
Ahirette sürülür sefa kula verilir açık hesap

Sersem eder nefisle dünya idrak edemezsin
İman ile secde olmazsa dünya ahirette gülemezsin
Âlemlere Rahmet Nur Resul yanına varamazsın
Al gönlüne imanı ek alnına secdeyi iman gönülde abide
Varsa imanla secde ömrün bir ayağı çukurda anide
İmanla ahirette sürülür sefa sıratta olmaz girdap
                                                                  

Gerçek visal ahirette olur dünyada arama
Dertli kul varsa dünyada dermanı sar ama
Şükür yolunda koşan kul ol her zaman yok olma
Varsa imanla secde müminde olur helalde
Yoksa gözde helal ömür ahiret olmaz fevkalade
İmanla ahirette sürülür sefa mezarda meleğe verir cevap
                                                                  
Gönül uçan bir kuştur koyma onu kafese
Bu can emanettir merhametle donat her nefesi
Bu gönül cümle âlemi eyler misafir,
Değil kinle yaşatmak vazifesi
Bu imanla secde müminde olur herhalde
Yoksa imanla secde sonu cehennem aksi halde
İmanla ahirette sürülür sefa mezarda kul düşmez bitap

Ömrü adım adım saadet yolunda gezdir
Kim dedi ömrü nefis şeytan zalim yolunda ezdir
Kim dedi iyilik yapınca insanlara sezdir
Mezara gidince götüreceğim iki metre bezindir
Yoksa imanla secde ömür sürünür yerde
Şeytanı arama sen her yerde
Seninle sürünür perişan halde
İmanla ahirette sürülür sefa mezarda hazır bulunur cevap

Gönül bahçesinde gez çok fazla konuşma
Bırak az bülbül ötsün konuşsun onunla uğraşma
Nur iman yolu var iken çamurlu çirkefli yola basma
İman yolu var iken yanlış yola girme sakın şaşma
Varsa imanla secde Nur Peygambere kavuşacaksın ahirette
Yoksa imanla secde Gül Peygambere erişemezsin her halde
İmanla ahirette sürülür sefa ölüm anında görmez azap

Güvenme dünya ile ameline belli olmaz akıbet
İmtihan dünyası nefis şeytanla devam eder rekabet
Günde beş vakit ezanı duy istenilene et icabet
İmanlı kulda imanla yapılır hoş sohbet
İmtihanda isabet ederse bu tene musibet
Varsa imanla secde kolay can verilir
İmanla ahirette sürülür sefa kula verilir deva


Sabırla karşıla sen et yola devam iyi olur akıbet
Varsa imanla secde Nur Peygambere kavuşacaksın ahirette
Yoksa imanla secde Gül Peygambere erişemezsin her halde
İmanla ahirette sürülür sefa ölüm anında görmez azap
Varsa imanla secde kolay can verilir
İmanla ahirette sürülür sefa kul sürer sefa





Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

25 Kasım 2015 Çarşamba

Gönlüm Razı Niçin Olmadı

gönül,razı,ateş,


elimle gülü tuttum, bilmem elim kanadı
yarimi seveyim dedim , nedense gönlüm ağladı
aşktan bilmez yarim, kolumla  dilim bağladı
bırakıp gideyim dedim ,gönlüm razı niçin olmadı

haset edip yare küseyim dedim, dilim razı olmadı
elimi kaldırdım, hafif vurayım dedim, elim azı bulmadı
gönlümden çıkarayım dedim, gönlüm dedi kırma sazı,
 kılma tek başına, cenaze namazı
bırakıp gideyim dedim, gönlüm razı niçin olmadı

misal, az ayrı yatayım dedim, yatak diken oldu battı
gönlüm dedi hani seviyordun, ne oldu, hal böyle iken, uykum kaçtı
gönlüm dedi, sevecektin bir ömür boyu, kim yolda geciken, haklı çıktı
bırakıp gideyim dedim, gönlüm razı niçin olmadı

hoş bir seda ile, şiirler okudum, hiç anlamadı
karşısında saatlerce durdum, dönüp hiç yüzüme bakmadı
karşıma aldım, durmadım sordum ,sorumu hiç duymadı
bırakıp gideyim dedim, gönlüm razı niçin olmadı

Kul Mehmet'im, bin bir zahmet, içinde gönlüm
lanet ettim şeytana, az Rahmet, okudum güldü ömrüm
sevmeye dedim devam, kıyamet mi ,kopacak gönlüm
bırakıp gideyim dedim, gönlüm razı niçin olmadı
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-








Mahalle sakinleri ile aşık



mahalle sakinleri  elleri ile ettiler işaret
işte geliyor yine o meczup aşık
toplandılar başına gülümserken aşık
sordular ne gezersin deli aşık
yolumu yarimi ararım
sanmayın yolum karışık
yarimle aram bir karış
güldüler açık açık
cihanı gezersin bu mu bir karış
dünya hayatında yüz yıl yaşayana
ölene sorun bakalım kaç günlük yaşamış
sustular başlarını önlerine eğdiler
bana gülmeyin
kendinize gülün
gönlünüz ölmüş
cenaze namazı kılmadan gömmüşsünüz
duasız selasız
avaz avaz bağıran o tabuta
beni canlı canlı gömmeyin nidasını duymadan
koptu yüreklerinde bir sızı
baktılar birbirlerine
acaba haklı mı bu aşık
bu meczup
derinden bir ah çıktı sanki gönüllerde
titrediler bir bir teker teker
bıraktınız  onu karanlıkta
çıkışı olmayan kafeste
oturun kendinize ağlayın
birbirinize sarılın
nefretinize ağlayın
yarına değil
bugüne sevginize bel bağlayın
sonra aşk ile gönüllerde
alemde çağlayın
derdi olanın derine derman bağlayın
gönüllerinizi birbirine bağlayın
yaşadığınız an matem
elinizde olsun aşkla yazan kalem
birbirinize aşkla verin selam
sonra söyleyin aşkla kelam
hayata aşkla edin devam
mahallede vardı sükut
sizin gönülleriniz dedi
bulunmaz yakut
bakın ömür bitiyor
mezara doğru yürüyor
mutsuzlukla ömür geçiyor
bana bakıp gülmeyin
oturun halinize ağlayın
aldatmasın dünya denen fani
içinde gezenler hani
aşk gönlün divanı
kaldı mı içinizde gönül insanı
gözlerde akarken bir kaç damla yaş
mahalle sakinleri
etme eyleme
af et bizi ey aşık
biz yeriz yemekleri kaşık kaşık
hiç olmadık aşık
bazen küs bazen barışık
hayatımız  devam eder karışık
af et sen bizi anlayamadık olmadı yakışık
işimiz gücümüz çok veririz dünya ile uğraş
başımıza düşürdün kayadan bir taş
gel otur soframıza yiyelim bir lokma aş
oturup kuralım bağdaş
anlat bize aşkı çok çok ey yoldaş
hakkını da helal et gardaş
sarıldılar gönülde cümle mahalleli
gönüllere geldi istiklal
biraz önce dilleriydi lal
yaptılar gönülde ihtilal
mahallede dolaştı tellal
aşk ile sevsin birbirini derhal
dediler ey aşık az daha kal
bizleri aşkın diyarlarına sen sal
kaldı aşık üç beş gün
şenlikle doldu mahalle o gün
muhabbet sevgiyle aş'lar yenildi
evlerde aşlar öğün öğün aşk kucak kucak
her gece bir evde kuruldu muhabbetten ocak
kul Mehmet'in yazacağı da ancak bu kadar
aşk gönlünüzde olsun gerçekten radar
üç günlük dünya bu alemde mezara kadar
mezardan sonra sonsuz hayat var
aşk ile varalım mezara olmasın dar
yaz gününde yağmasın kar
aşka gönlümüz dolsun ağzına kadar
hoşça aşkla kalın benden bu kadar
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

24 Kasım 2015 Salı

Aşkın var mıdır dünyada eşi ?


aşkın var mıdır bu dünyada eşi
varsa sağdan soldan çakması gelir
onun yerini tutmaz üçü beşi
var mıdır onun gibi ahiretlik
muhabbetle vuslatına söyleşi
sağdan sonra gelse taciz ateşi
ayrılık dersen cehennem ateşi
gönül varmasın o billur karaya
gönül hiç sığmaz oraya buraya
şuraya ordan karaya semaya
parçalanır gönül ömür kafesi
çok hoş çıkar dilde sözle nefesi
durabilir mi önünde söyleyin
beşer beni beşer gönülde pişer
ayrılıkla yaşanır bu dünyada
 bitmez sonsuz kıyametle o mahşer
gelir o  hasret soldan üçer beşer
şaşırır mı aşık yolunu bulmak
için yollara durmaz da düşer
ah yollar buldu mu gönülden aşık
aşk  ile kendinden geçerde kokar
aşık gibi kendinden geçer geçer
arı kovanına o düşmüş gibi
bedeni tatlı tatlı sızlar yanar
açar gönülde rengarenk gül çiçek
sevdiğine vermek için gönülde
hasreti içine çekerde çeker
sanılmasın aşık hasretle çöker
sanmayın bu aşk biter aşık biter
asıl aşk daha yeni yeni başlar
sırtına tır bağlasan onu çeker
o gönlü engelleyemez ki beşer
gönlü olur spiker
hep canlı yayındadır
paket yayını olmaz
izlenilir her zaman her saniye
pırıl pırıl gönülde
aşk  kokan türküleri
gören der deli sefil
bilmezler ki aşık aşık o asil
hasrete karşı deli gönül siper
yollar aşılır aşkla  birer birer
yine aşığı gören öldü diye
söyler dilde olmaz duaya amin
bilmez aşkla o gönül ölümsüzdür
gönülde aşktan önce cenazeydi
şimdi canlandı can oldu tap taze
aşk nelere kadirsin
Rahmandan misafirsin
gönülde güller alem açtırırsın
cihana kokusunu koklatırsın
anlatmaya yetmez sözler kelime
yeter kul Mehmet'im artık söyleme
çekil yoldan aşk geliyor bekleme
aşkın var mıdır bu dünyada eşi
varsa sağdan soldan çakması gelir
onun yerini tutmaz üçü beşi
var mıdır onun gibi ahiretlik
muhabbetle vuslatına söyleşi
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Gel Derman Gel




Yandı işte nefretle bize koşan yarınımız
Düzetilmesi zordur var mı dermanımız
Dermanı kaçırdı nefrete koşanımız
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Ağlar işte yarınımız silmeye var mı mendilimiz
Silinse gözyaşları kırıktır gönlü kıranız kendimiz
Haydi, birlik beraberlik kardeşlikle yıkılmasın bendimiz
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Her sözü dinlemeden araştırmadan inandık
Bilmem bu yalanlara nasıl oldu da kandık
Kandıkta durum ortada kor ateşlerde biz yandık
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Nefrete koşana uzanır uzanmaz elimiz
Uzanan elimizle kırılır sağlam belimiz
Neden hep nefrete doğru koşar kimimiz
Gel derman gel gönlümüzde yerin var


Nefrette bal börek güzellik mi var
Güzelliği bilmeyen ne cahil insanımız var
Nefretle bu dünya ile mezar olur dar
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Nefret bir bakışla esir eder sineleri yaralar
Gerçek olsun olmasın yalanla gönülleri karalar
Duyulmaz feryat figan nefret kulakları gönlü bağlar
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Bırakalım nefreti kapısı kıyamete kadar kapalı kalsın
Bunca güzellik merhamet varken isteyen güzelliği alsın
Sevelim gönülleri muhabbetle gönülde sevda çiçeği açsın
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Sabırdır her derdin ilacı isyana ne gerek var bilinmez
Nefret bir gönül'e girdimi yıllar boyu silsen de silinmez
Sabır sebat ile olalım biter dertler yarın ne olur bilinmez
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Gülen günler yarınlar zor bulunur yok oldu mu bulunmaz
Dermansız derde koşan dermanı kaybettin nefretle adam olunmaz
Nefret elinde parçalarken bugünü sana koşan güzel yarınlar kavuşmaz
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Mazlumun gözünde akar yaş dikkat et dermansız ahı tutar
Elindeki nefret canavarı şimdi gülse yarın seni eli ile boğar
Sen böyle nefret koşarsan sanma güzel yarınlar nefretle doğar
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Ağa olan marabasını yok ederse nasıl ağa kalacak
Ağa vermekle olur yok eden nasıl insan yüzüne bakacak
Yok, eden yoklukla yok olur nasıl mezarda yatacak
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Güzelliğin cemalini görelim güzellikle ömür sürelim
Nefret kin ömrümüzü hayatımızı bitiendir bilelim
Gülümseyen yarınlara hep el ele gönül gönül'e yürüyelim
Gel derman gel gönlümüzde yerin var

Kul Mehmet'im gül gibi kokalım diken gibi batmayalım
Vuslat sevmek var iken ayrılık hançerini gönlümüze saplamayalım
Üç günlük yalan dünyada gülmek var iken nefret ile solmayalım
Gel derman gel gönlümüzde yerin var
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-







Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç