Yaşadığımız hayatta var oluşu, hayatta kavga etmeden birbirimizi
candan severek kazanabiliriz ve hayatın peşinden gülümseyerek gidebiliriz, bundan
gayrısı yaşadığımız hayatı mutluluğu sevinci yarınlarımızı yok ederek
bitirmektir. Doğuştan bize verilen ağlama ise gülümsemenin güzelliğini
göstermek içindir.
Hayatın gülümseyerek yaşamamız için verdiği cevapları dinlememek
ona uyum sağlamamak sonucunda, yıkımı ve hezimeti yaşamak kaçınılmaz oluyor. Hayat
âlem ile bize huzurun şarkısını kardeşliğin birlikteliğin enfes tadına doyum
olmaz melodisini mırıldanırken, biz şeytanın kulak tırmalayan iğrenç melodi
olmayan melodisini dinlersek, her zaman kaybetmeye mahkûm oluruz.
Hayat bize yaşarken yaşantımızda her an bir boşluk bırakır ve bunu
bizim birbirimizi severek gülümseyerek içini doldurmamızım ister. Oysa biz bunu
yanlış anlayarak, kendi çıkar ve arzularımız ile doldurmaya çalışarak hem kendi
dünyamızı, hem de diğer insanların dünyasını yıkarak mutlu olacağımızı
sanıyoruz. Ömrümüzün son anına kadar bize alay ederek gülen, kendi ellerimizle
ördüğümüz sahte mutluluklarla, kendimizi yok eden uçurumlara atarak güldüğümüzü
mutlu olduğumuzu sanıyoruz!
Hayat bize binlerce çıkış kapısı açarken, biz onları beğenmeyerek
hatta o kapıdan içeriye girip, içinde ne olduğuna bakmayarak, ne var ne yok
içinde bilmeden, kapısını kendi egomuzun baskısı benliğimizin şımarık egosu
hatta hissettirmeden yıkımı ile kapatarak, hep çıkmaz sokaklarda çıkmazı
yaşıyoruz. Bu nedenle bizim için başarı diye bir kazanımımız olmamakla birlikte,
başkalarının başarılarına imrenerek hatta kıskanarak bakarken, bizi başarıya
götürmeyenin ne olduğunu bildiğimiz halde salaklığımızla, bilmemenin ekseninde
kendimizi her şeyi bilen görerek, suçu kadere yüklemenin saçmalığını yaşıyoruz.
Gün gibi aşikâr olan gerçekleri, nedense bitmek tükenmeyen
cahilliğimizle, ak olana kara, kara olana ak, haksız olanı hak diye görme bilme
saçmalığı ile gönüllerimizi edepsizce yıkarak, birbiri ile çelişki ve saçmalık
dolu acıları yaşayarak, hem güveni kaybediyoruz hem de saçma kavgalar
birbirimizden kuşkular duymanın saçmalığı ile insanlığımızı yitirerek, bizi
yıkmaya çalışan düşmanın zalimin eline bizi yıkacağı kapıyı açmış bulunuyoruz.
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder