Ah vicdansız, sen sensizliği yaşamadan beni sensiz bıraktın gittin, bilmem bensizliğe nasıl alıştın! Zamanı giderken durdurdun da gittin sanki mevsimleri aldın sakladın gittin, bari giderken onları götürmeseydin, seninle dolu olan zamanı yaşar, mevsimlerde kokunu alır az bu gönlümü avuturdum ah zalim!
Gitme dedim yalvardım, kal dedim gittin, şimdi gel demeye tekrar seni aramaya varmıyor ayaklarım, viran bir odanın içinde sensiz viraneliği yaşıyorum. Yüreğinde bir damla hiç vicdanda yoktu insafta yoktu, insan kendisini bu kadar çok seveni, nasıl terk ederde gider, aklım almıyor, bunu bana anlatacak bir tercüman bile bulamıyorum...
Mezarının başında sadece gözyaşı döküyorum, neden benden önce gittin, sanma isyan ediyorum, elbet doğduk ölmek için ama neden önce sen terk ettin beni, sensiz bıraktın laftan anlamayan gönlüme bunu anlatmaya çalışıyorum ama anlatamıyorum... Boşluğa düşerken gönlüm sensiz feryat figan içinde, sensizlikle baş etmek için gece gündüz mezarın başında toprağa sinen kokunu koklayarak kendimi avutuyorum sevgili...
Son defa sensiz atan kalbime suni teneffüs yaparken acısından kurtulmak için ne yapsam boş biliyorum, serseri bir deli gibi sensizliği yaşıyorum, yanına beni götürecek o Azrail meleğini bekliyorum, üzülme sevgili bende geleceğim, kavuşacağız yine yan yana göz göze olacağız eskisi gibi...
Gönlümü boşluğa mezarının başına diktim, sen her baktığında göresin seni nasıl özlediğini bilesin diye bakınca göresin diye mezarının yanında bırakıyorum sevgili...
Çıksam sensizliği haykırsam yüce dağ başında
Dağlar parçalanır yıkılır şehirler korkuyorum
Yüreğimde saklıyorum sensizliği yüreğim parçalansa da
Yansa da yüreğim sevginle yanıyor sen kokuyor
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-
Gitme dedim yalvardım, kal dedim gittin, şimdi gel demeye tekrar seni aramaya varmıyor ayaklarım, viran bir odanın içinde sensiz viraneliği yaşıyorum. Yüreğinde bir damla hiç vicdanda yoktu insafta yoktu, insan kendisini bu kadar çok seveni, nasıl terk ederde gider, aklım almıyor, bunu bana anlatacak bir tercüman bile bulamıyorum...
Mezarının başında sadece gözyaşı döküyorum, neden benden önce gittin, sanma isyan ediyorum, elbet doğduk ölmek için ama neden önce sen terk ettin beni, sensiz bıraktın laftan anlamayan gönlüme bunu anlatmaya çalışıyorum ama anlatamıyorum... Boşluğa düşerken gönlüm sensiz feryat figan içinde, sensizlikle baş etmek için gece gündüz mezarın başında toprağa sinen kokunu koklayarak kendimi avutuyorum sevgili...
Son defa sensiz atan kalbime suni teneffüs yaparken acısından kurtulmak için ne yapsam boş biliyorum, serseri bir deli gibi sensizliği yaşıyorum, yanına beni götürecek o Azrail meleğini bekliyorum, üzülme sevgili bende geleceğim, kavuşacağız yine yan yana göz göze olacağız eskisi gibi...
Gönlümü boşluğa mezarının başına diktim, sen her baktığında göresin seni nasıl özlediğini bilesin diye bakınca göresin diye mezarının yanında bırakıyorum sevgili...
Çıksam sensizliği haykırsam yüce dağ başında
Dağlar parçalanır yıkılır şehirler korkuyorum
Yüreğimde saklıyorum sensizliği yüreğim parçalansa da
Yansa da yüreğim sevginle yanıyor sen kokuyor
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-
__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder