Hasretine
uzaktan mahpus kalalı nefesini hala gönlümde saklıyorum, bir lokma ekmek yanında
kazanamadım, gurbet elde nasipmiş bir lokma ekmek, elden ne gelir güzelim...
Ölümü düşün hani yeniden diriliş hesap verme, işte gurbeti de böyle düşün, kısa
süreliğine ayrı olsak bu hasret bitince yeniden birbirimize kavuşunca daha çok
birbirimizi sevecek bir lokma ekmeği birlikte hasret olmadan yiyeceğiz güzelim...
Hani bir
eşikte atlayarak aradaki çukuru atlayarak geçeriz hani, bu gurbetlikte öyle güzelim,
aramızdaki çukurları aşmam için uzun bir atlama san güzelim. Gönlümüzdeki
sevgi ziyneti hala pırıl pırıl duruyor, içine saplanan bu hasret yüreğini
acıtmasın güzelim sen dediğim gibi bil bu hasreti, gülsün her zaman gözlerin,
ben penceremde sana bakarken hep o gülen gözlerini göreyim. Bakarsın bir sabah
sessizce evimize gelirken ahşap merdivenlerimiz hani o gıcırdayan o basamağa basarken,
sen geldiğimi duyarsın koşarsın boynuma sarılırsın yanaklarıma buselerini kondurursun güzelim, sanki gözlerinde akan gözyaşların izi kaldı haydi sil
onları az gülümse bakayım.
Zifiri karanlık düşünceleri haydi gülümseyen
sevgimizin hatırına unut gitsin, aydınlık gülümseyen sözlerin hecelerin
sahilinde gez ben karşıda sana el sallarken beni göreceksin, haydi çık dışarıya
kendini eve hapis etme, yokluğumu komşulara gösterme.
Arkandaki
gölgen gibi peşindeyim, dinlediğin şarkılarda okuduğun şiirlerde, romanlarda
düşlerde hep yanındayım, yalnızlığımızın
izini sil gözlerinde kimse görmesin, yokluğumun titrek soğukluğunu sevginle
ısıt ki bende gurbette üşümeyeyim. Tutsak değiliz bu hasrete bitecek bir süre sonra,
geleceğim yanına saracaksın beni kollarına bakacağım gözlerine, hasreti sırtına
saplanmış bir hançer gibi görme, sırtın bükülmesin, doğrul dimdik yürü yoksa
ben burada üzülürüm. Dilinin ucunda hep vuslat
ile visal olsun, sözlerinde hasret hecelerini saklama vuslat ile visal
sözcüklerini kullan haydi az gülümse bak ben penceremde sana bakıyorum, gülümse
artık göreyim de yüreğim rahat eysin senden önce gülümsesin güzelim.
Özledim seni
güzelim
Gözlerim ağlarcasına
özledim
Kokundan yüreğime
ağrı dağı gibi kar yağmış gibi özledim
Kahkahalara sarılmış
gözlerindeki ışıltının parıltısının zenginliği kadar seni özledim
Mehmet
Aluç-Kul Mehmet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder