-Mısra-i Azade gibi tek başına başı boş anlamı olan ve hiçbir manzumenin parçası olmayan tek dizeler gibi tek başına
yaşamamız bize ve topluma bir anlam ve mana vermeyecektir. Bu konuda neler
söylemek istersiniz?
-Yüksek bir anlamı olan ve kolayca
ezberlenen, ilgi çekici dizeler sözler heceler gibi, anlamlı olmalıyız, anlaşılır
bilinir olmalıyız ki, birbirimize olan güvenimiz yüksek olsun. Zaten bu anlayış
izan idrak irade çok sade fakat hiç bir benzerinin olmadığı bir gönül güzelliği
zaten Osmanlıda o güzide ecdadın hayatında yaşantısında zaten vardı. Şiirlerimde
bunu yakalamak için çok çaba sarf ediyorum, gönlün güzelliği için yazıyorum,
birbirimize gönülden karşılıksız sarılmakla ilgili yazıyorum, bundan da ne
kadar başarılı oluyorum bilmem bu okuyucularımın kararına kalmış bir olay. Her
şiirim ’in kelimelerin mısraların gönülde söylenmesi gereken sözlerden olması
için gayret gösteriyorum, çalışmak gayret bizden, başarıya ulaştırmak yüce Allah’tandır.
Her sözün anlamın ifadenin ise dilde gönülde çıkan ve daha önce çıkmış olan
önceki sözün gönül diline anlamca uyması gerekir diyorum.
-Bir şiirde metinde belirtilmek
istenen ana duygu ve düşüncelerin kolay, anlaşılır, herhangi bir ek yoruma
açıklamaya gerek kalmadan açılanabilir olması ve okuyucunun anında kavrayabilir
olması hakkında neler söylemek istersiniz?
-İşte şimdi zurnanın zart zurt
diye öttüğü yere geldik. Bu kolay anlaşılır olmak bu dünya hayatında tarihte
pek kolay olmayan en zor olan bir durumdur. Hayatımızda tarihimizin her
alanında önce insanları doğru yolda kandıranlar anlaşılmış ve daha sonrasında kör
karanlık kuyuya düşünce gerçek olan anlaşılır olmuş, lakin bu anlaşılmada o
anda olmadığı için şöyle gönüldeki yangını söndürecek bir kova su niyetin
olmamıştır ve yüreklerdeki yangını tam manası ile söndürememiştir. Şiirde kolay
anlaşılır olmak dizelerde ve hecelerde kendi fikrim yerine, toplumun yararına
yarınına ait hecelerle dizelerle yazmanın daha anlaşılır olacağını bildiğim
için bu anlamda bu yol üzerinde giderek yazıyorum. Toplumun gönlüne bakış
açısına göre adapte olacak şekilde, düğümlenmiş sözlerdeki bakışlardaki bu
düğümü çözmek için çaba sarf ederek yazmak ve anlaşılır olmak için, gayret sarf
ettiğim söylenebilirim.
-Kısaca anladığım kadarı ile söz
ve cümlelerin dile gönüle ayağa takılmadan, kolayca anlaşılır bir şekilde
okunabilmesi için, şairin yazarın anlatılmak istenen düşüncesinin, rahatlıkla anlaşılır
şekilde ifade etmesi pek kolay gibi gözükmüyor, ama bunu aşmakta zor gibi
görünmüyor. Hayatın her zaman, zaman etrafında akarak gitmesi, şiirde de akıcılık,
düşüncelerin bu kapsamında gönülde olması gerektiği şekilde, toplumun yararına
olan, bu sözlerin hecelerin düşüncenin herkes tarafından bilinen ve kolay
söylenebilen sözcüklerle anlatılması gerektiğini, cümlelerin kısa ve yapı bakımından
toplumun geleceğine ve yaşadığı ana ait olmasının yönünde olması ile
sağlanabileceğini mi söylemek istiyorsunuz?
-Evet, teşekkürler ederim siz
kısaca özetlediniz.
-İnsan yaşadığı bu hayat içinde
var olmak için, hakkın istediği bir varlık kazanmasının
amacı "insan-ı kâmil" olmakta geçtiğini, şiirlerinizde sık sık
dile getiriyorsunuz, bunu biraz daha açar mısınız, anlaşılır olması açısında?
-Biz insanlar bu dünyaya tek
başımıza değil, birlikte beraberce yaşamak ve güzellikleri yaşatmak için
geldiğimiz bir gerçek ve bun bilmeyenimizde hemen hemen yoktur. Yaşadığımız
hayatın her adımında sürekli olarak, Âlemlerin Rabbi olan Yüce Allah'ın
yanımızda olduğunun idrakinde, bulunarak olarak, onun istediği emirler
çizgisinde doğrultusunda, iyilikler sevaplar Salih ameller işleyerek İnsan-ı kâmil
yani kâmil bir insan oluruz. Kendi yararımıza olacak bir şeyler yapmak bize pek
bir şeyler kazandırmayacaktır, toplumu diğer insanları içine katmadıktan sonra.
Her şiirimde bunu işleyerek hem kendime söyleyerek, bunun gerektiği olduğunu
kendime söyleyerek de, okuyucularıma da bunu anlatmaya çalışıyorum. Hani biraz
önce anlaşılır olmaktan bahis etmiştik, işte yüce Allah’ta bizim anlaşılır bir
gönül ile insanlara karşı nasıl davrandığımız imtihan ederek, anlaşılır mıyız
değil miyiz imtihan ederken bu dünyaya gönderirken daha sonrasında bizi sorguya
çekecektir.
Mehmet Aluç
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder