İnsanlık geldi yok mu alan
Yok, mu alıp gönlüne saran
Yaralarına yok mu dermanla saran
Yok, mu alıp dünyayı insanlığa salan
Ağlayan bebelerin gözyaşını silen
Zalimin Müslümanlar üzerinde oyunun bozan
Güçlüyüm diyen dünya ülkelerini dize getiren
Mazlumu yıkan suçluyu koruyanı yok mu hakkını veren
İnsanlık geldi bedava yok mu alan
Dağ başında yok mu ateşi söndürecek olan
Vefasız gönüllere yok mu onunla ayar verecek olan
Tükenen umutları yok mu onunla yeşertecek olan
Hayal kurarken hayallerin çalan çapulculara yok mu onunla ders verecek
Ucu yanık gülleri budayarak yeniden yeşertecek
Gülleri ezerek görmeyerek suçu bülbüle atanı yok mu haddini bildirecek
Bülbül yerine gönül bahçesine baykuş şahin besleyenlerin
Gülleri solduran niyetsizliğini bozacak olan
Yok mu?
İnsanlık geldi
Bedava
Yok, mu alan
Gönül içinde saklayacak olan
Onunla yola çıkacak olan
Önüne
İnsanlığa onunla bakacak olan
İçinde merhameti hazır imanı
Yok, mu alacak olan
Hükümsüz nefreti onunla tuş edecek olan
Alıp gönül toprağına ekecek olan
Rahmanın hükmü ile hüküm edecek
Zalimi nefsi şeytanı dize getirecek
Arkadan kalleşçe saldırana soluksuz bırakacak
Karlı dağların yolunu açacak olan
Ağlayana derman olacak
Dünyayı alt ederek insan kanı akıtan
Tüm zalimleri soluksuz bırakacak olan yok mu?
İzbe köşelerde yalnız kalana dost olacak
Kör ve yorgun bakışlara fer olacak olan
Yıkılmış gönülleri şehirleri
Yok, mu insanlık ile inşa edecek olan
Sabah erkenden yangını söndürmek için çıkacak olan
İşgal edilmiş uzak diyarları işgalden kurtaracak olan gönülleri saran
Yok mu?
İnsanlık geldi hanım
Yok, mu alan
Bedava
Dinlenmiş ihtiyar çınarlar gibi huzur dolu
Ölüm kusan gözleri oyacak olan insanlığa güller sunan
Nefret ile nefretin bağrını açana haddini bildiren nefret sinesini merhametle delecek olan
Yok mu?
İnsanlık geldi
Yok, mu alan
Mehmet Aluç-Kul Mehmet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder