Bu Blogda Ara

29 Mayıs 2015 Cuma

Bir Mülteci Gibiyim Sana Sığınmanın Yolunu Arayan


Gökyüzüne doğru ıslık sesi ile çıkıyor sensizliğimin feryadı, kanadım olsa uçsam senden uzaklara sen olmayan diyarlara sokaklara… Son öpüşün hala dudağımda kanatıyor yüreğimi acı tadı ile gidişinin kederi yüreğime saplandı bir hançer gibi çekmek istesem de çıkmıyor.
Çölde kalmış gibiyim, sen ne haldesin bilmiyorum umarım mutlusundur sakın yıllar sonra dönüp de gelme yanıma, yüzünde pişmanlığın izleri ile… Tenimi okşayan o gönül güzelliğin, nefret ile nasıl ne zaman nerede değiştirdin?

Bir mülteci gibiyim sana sığınmanın yolunu arayan hasretin üzerime yağmur gibi sağanak sağanak yağıyor, sana sürgün olan ömrüm hala sürgünlerin uçurumlarında seni arıyorum. Yüreğimin nasıl feryat ettiğini sensiz nasıl yüreğime hançerler sapladığını görmeden arkana bakmadan gittin. Yüreğimde senin için uçan sevgi kuşun nasıl can verdiğini görmeden gittin ya hala inanmıyorum ve hala bu aptallığımla peşindeyim, neden bilmiyorum! Yolunu kaybetmiş kır atı gibi dolanıyorum ovalarda…

Bana veda ederken gözlerini bende sakladın göremedim, hala görmek için can atıyorum seni sevmiyorum derken gözlerinin ne söylediğini… Ne kadar cimrisin şimdi anladım, gönlündeki sevgini benimle paylaşmadın, vuslatı da peşinde sürükledin gittin galiba…
Bana şimdi gelsen her şey yalan desen demeyeceksin biliyorum, ah bir boşluğa sensizliğin boşluğuna uzaya düşsem diyorum buda bana sevinç vermiyor… 

Gelsen busen ile beni bu korkunç rüyadan uyandırsan diyorum, lakin bunun bir rüya olmadığını bilmem parçalıyor yüreğimi. Hayat ki göz açıp kapama ile biten, benim ise hala gözlerim açılmadan kapandı ve galiba her şey bitti ve ben hala boşuna çırpınıyorum her sokakta, her şehirde, her uçuruma çıkan vadinin patikanın sonunda. Renksiz hayallerimin sokağında adım ’sız kokan karanlık sokaklarına seni hapis ediyorum

Mehmet Aluç

Hiç yorum yok:

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç